2030 Hedefimiz 100 Milyon Euro Ciro
Tezmaksan Grup CEO'su hakan aydoğdu Tezmaksan, takım tezgahları sektöründe satış, servis, robotlu otomasyon, kiralama, e-ticaret konularında Türkiye'nin en büyük ve Avrupa'nın ilk iki şirketinden biri. Şirket mevcut üretimin yüzde 65'ini ihraç ediyor. Tezmaksan Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Aydoğdu ve Tezmaksan Grup CEO'su Hakan Aydoğdu, "İhracatımızda öne çıkan ülkeler arasında Hollanda, İtalya, Çekya, Polonya, İngiltere ve ABD yer alıyor. Yakın zamanda girmeyi planladığımız hedef pazarlarsa Asya ülkeleri ve Hindistan" diyor.
1981 yılında kurulan Tezmaksan, Ar-Ge ve ihracat odaklı stratejisiyle güçlü büyüme trendini sürdürüyor. Takım tezgahları sektöründe satış, servis, robotlu otomasyon, kiralama, e-ticaret konularında Türkiye'de lider ve Avrupa'da ilk ikide yer alan şirket, çözümleriyle küçük atölyelerden büyük sanayi kuruluşlarına her sektöre hitap edebiliyor. Tezmaksan Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Aydoğdu ve Tezmaksan Grup CEO'su Hakan Aydoğdu şirketin uzun vadeli planlarını bugünden şekillendiriyor. "Ağırlıklı metal sanayi ve özelinde otomotiv müşterilerimizin ağırlığını oluşturuyor" diyen Mustafa Aydoğdu ve Hakan Aydoğdu, bugün Hollanda, italya, Çekya, Polonya, ingiltere ve ABD olan ihracat pazarlarına yakın dönemde Asya ülkeleri ve Hindistan'ı da ekleyeceklerini aktarıyor. Orta vadede yıllık yüzde 100 büyüme oyunu kuran Tezmaksan, katma değeri yüksek ürünler üretmeye devam ederek 2030 yılında 100 milyon Euro ciroya ulaşmayı hedefliyor. Tezmaksan Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Aydoğdu ve Tezmaksan Grup CEO'su Hakan Aydoğdu ile şirketin gelecek planlarını konuştuk:
Tezmaksan'ın kuruluşundan bu yana şirket hikayenizi alabilir miyiz?
Şirketimizin yönetim kurulu başkanı ve babam Mustafa Aydoğdu, 1970'li yıllarda testere makinesi üretimi yapan Uzay Makina kurucu ortaklarındandı. O dönemde hem ürettikleri makineleri pazarlamak hem diğer takım tezgahlarını da satmak üzere bir pazarlama şirketi kurmaya karar verince şirketimizin hikayesi de başladı. 1981 yılında Tezmak adıyla kurulan şirketimiz bugün Tezmaksan olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Kurulduğumuz günden bugüne üretimden satışa, Türkiye'nin sanayileşmesinden dijital leş meşine kadar birçok alanda ilklerin öncüsü konumunda olduk. Bunu yaparken de makine pazarının lider markası olmanın sorumluluğuyla üretim faaliyetlerini kolaylaştırmak ve Endüstri 4.0yolculuğunda teknoloji liderliğini sürdürülebilmek için Türk sanayicisinin yanında yer alıyoruz. Bu kapsamda veri analizi için makine analiz platformu olan ve 5G'ye uyumlu hale getirilen Kapasitematik, talaşlı imalat sektörünün oyuncularını bir araya getiren B2B e-ticaret platformu parkurda, com, tüm Türkiye'deki tedarikçilerin kendi online mağazalarını açarak ürünlerinin satışını vakit kaybetmeden yapabileceği Parkurda Pazaryeri ve robotlu otomasyon sistemlerini yerlileştirmek, üretime hız vermek ve ihracatta leplerini karşılayabilmek amacıyla 'Yerli Üretim' belgesine de sahip CubeBOX robotlu otomasyon sistemlerini sanayi sektörünün hizmetine sunduk.
2019 yılındaysa talaşlı imalat sektörüne sermaye ihtiyacı olmadan teknolojiyi yenileme fırsatı veren Teknoloji Kiralama finansal modelini sektöre kazandırdık. 2015 yılında kurduğumuz Tezmaksan Dijital Akademi sosyal sorumluluk alanındaki ödülleri ve projeleriyle rakiplerinden ayrışmayı başararak her zaman ilklerin öncüsü olmaya devam ediyoruz.
1981 yılından bugüne yaşanan süreçte önemli mihenk taşları neler oldu? Hangi alanlarda şirket olarak nasıl öne çıktınız?
Kurulduğumuz günden bu yana önemli mihenktaşlarını, 80'lerin serbest ticaret hamleleri, 90'ların kurumsallaşma yatırımları ve 2000'li yılların bilgi çağı dönemlerine paralel geliştirdiğimiz ve sektörümüze öncülük eden atılımlarımız oluşturdu. Bunu 2010'lardan sonra önemi daha da artan Endüstri 4.0 ile teknoloji ve inovasyon yatırımlarımız takip etti. Bu yıllardaki öngörülerimiz ve otomasyonlaşmaya dair aldığımız kararların meyveleriniyse pandemi döneminde aldık. Şirket olarak dijital dönüşüm yolculuğunda yerli mühendis ve yazılım uzmanlarını bünyemizde istihdam ettik. 2010'dan sonra önemi daha da artan Endüstri 4.0 ile teknoloji ve inovasyon yatırımlarımıza hız vererek dijital dönüşümün gerekliliklerini yerine getirdik. Yolculuğumuz sırasında yaptığımız yatırım ve yenilikçi anlayışla sadece kendi serüvenimizi şekillendirmekle kalmadık. Özellikle Türk sanayisi için üretimi destekleyecek ve sanayimizin globalde rekabet gücünü artıracak pek çok ürünün de öncülüğünü üstlendik. Bunu yaparken de yıllardır tüm sektöre "Üretelim" diye sesleniyoruz çünkü değişen çağ, üretmenin kriterlerini de günden güne değiştiriyor. Daima ' ^ kendini güncelleyen ve ileriye bakan bir kurum olarak kendimizi robotlaşmayı da analiz edebilen, yanında robot projeleri teslim eden ve binlerce sektör temsilcisinin buluştuğu bir ekosistemin kurucusu olarak konumlandırdık. Şirketlerin robotlu otomasyon danışmanlığını yapan ve dönüşümünü gerçekleştiren, fabrikasını, makinelerini ve üretimini anlık izleme imkanını sunan, bunları yaparken de nitelikli iş gücü desteği veren ve tüm bu hizmetleri kiralama imkanı sağlayarak 360 derece hizmet veren bir teknoloji şirketiyiz. Özellikle hangi pazarlarda sektörde öne çıkıyorsunuz? Takım tezgahları sektöründe satış, servis, robotlu otomasyon, kiralama, e-ticaret konularında Türkiye'nin en büyük Avrupa'nın ilk iki şirketinden biri konumunda bulunuyoruz. Tezmaksan bilgi birikimiyle geliştirilen çözümlerimiz, küçük atölyelerden büyük sanayi kuruluşlarına, otomotivden havacılığa, sağlıktan lojistik ve depolamaya kadar her sektöre hitap edebilecek kapasiteye sahip. Ancak robotlu otomasyon sistemlerine daha aşina olmasıyla verimlilik ve kalite göstergelerinin çok daha ön planda tutulduğu ağırlıklı metal sanayi ve onun da özelinde otomotiv, şu aşamada müşterilerimizin ağırlığını oluşturuyor.
Son yıllarda büyümenizde öne çıkan konular neler oldu?
Uzun yıllara dayanan tecrübe ve inovatif çalışmalarla geliştirdiğimiz robotlu otomasyon sistemi CubeBOX'ı ve yeni modellerini 4 kıtada 40 ülkeye ihraç etmek büyüme yolculuğumuzu daha da hızlandırdı. Şu an mevcut üretimimizin yüzde 65'ini ihraç ediyoruz, ihracatta öne çıkan ülkeler arasında Hollanda, İtalya, Çekya, Polonya, İngiltere ve ABD yer alıyor. Yakın zamanda girmeyi planladığımız hedef pazarlarsa Asya ülkeleri ve Hindistan.
Şirketinizin önümüzdeki dönem büyüme stratejisi nasıl olacak?
Önümüzdeki dönem büyüme stratejimizi Ar-Ge ve ihracat odaklı bir planlama üzerine kurguluyoruz. Günkü endüstrinin içinde bulunduğu dönüşüme ayak uydurmak ve hep bir adım ilerisinde olmak bizim uzun yıllardır önem verdiğimiz bir mesele. Bunun için çağımızın meselesinin üretebilmekten ziyade, değer yaratarak ve kazandırarak üretmek olduğunu düşünüyor, Ar-Ge faaliyetlerine ağırlık veriyoruz. Bundan sonra asıl meselemiz, çözüm ortaklarımızın rekabet edebilirliğini desteklemek ve üretim maliyetlerini düşürüp onlara zamandan kazandırmak, işte tam da bu sebeple çözüm ortaklarımızın ulusal ve küresel pazarda rekabet gücünü gözlemleyip, ihtiyaçlarına göre çözüm geliştirmeye çalıştık. Tüm bu çabalarımız sonucunda da markalaşan sistemler, uygulamalar yarattık.
Gelecek dönemde size büyüme getirecek yatırımlarınız neler olacak?
Bir süre önce Almanya merkezli EMAG şirketinin otomasyon çözüm ortağı olduk ve Kırgızistan'da otomotiv üretimi yapan bir şirkette 10 hatlık bir tesisin robotlu otomasyon projesini gerçekleştiriyoruz. Projenin üç hattının kabul süreci tamamlandı. 44 hafta sonunda tüm hatlar devreye alınmış olacak.
Yurt içi ve yurt dışında orta vadeli büyüme hedefleriniz neler?
Orta vadede yıllık yüzde 100 büyüme öngörüyoruz. Özellikle Avrupa ve Amerika pazarında etki alanımızı genişletip, satışlarımızı artırarak hedeflerimizi gerçekleştireceğimize inanıyoruz. Uzun vadedeyse yüksek teknoloji ürünlerimizle katma değeri yüksek ürünler üretiyoruz. 2030 yılında 100 milyon Euro ciro hedefiyle ekonomimize katkı sağlamayı hedefliyoruz.
Ajandanızdaki en önemli konular neler?
Ajandamız en çok gündemi takip etmek üzerine kurulu. Yapay zekayla alakalı çalışmalar, pazar payları, rakip analizleri ve Ar-Ge konusunda çalışmalarla yol alıyoruz.
ÜRETİMİ ROBOTLAR GERÇEKLEŞTİRİYOR
"SİVAS'I SEÇTİK"
2022'nin mayıs ayında Sivas Nuri Demirağ Organize Sanayi Bölgesi'nde temelini attığımız ve bu yılın haziran ayında resmi açılışını gerçekleştirdiğimiz Hacı Mustafa Aydoğdu Üretim Merkezi, son dönem yatırımlarımızın odağını oluşturuyor. Yer olarak Sivas'ı seçmemizin nedenini, idari açıdan teşvikler ve OSM avantajlarıyla lojistik açıdan Samsun ve Mersin limanlarına demiryolu hattı sayesinde kolay ulaşım gibi kriterler oluşturdu. Burada, fabrikaların içine uzanacak 25 ton dingil basıncına uygun demiryolu hattı sayesinde lojistik maliyetlerimizi oldukça düşük seviyeye çekeceğiz. Ayrıca Marmara bölgesindeki yığılmadan uzaklaşmak ve olası afet yönetimi yaklaşımının yanında sadece Sivas'a değil, bölgeye de katkısı olması adına Sivas ı seçtik.
YATIRIMLAR
Şu ana dek 15 milyon Euro yatırım ve 2,5 milyon Euro da inşa bedeline ulaştığımız fabrikamızda mevcut 14 bin 450 metrekare alanda Türkiye'de ilk defa Sivas'ta üretimini gerçekleştirdiğimiz 8 eksenli tornalama merkezinden yeni nesil CNC modellerine kadar geniş bir segmentte ürün gamı yer alıyor. Eğitim, öğrenme ve devreye alma süreçlerini de dahil edildiğinde 2023 yılının ekim ayından bu yana fabrikamızda seri üretimle birlikte toplam 70 adet CubeBOX imal ettik. Kapasite artışıyla birlikte bu rakamın yıl sonuna kadar 150 adete çıkarılmasını hedefliyoruz. Önümüzdeki yıldan ıtıbarense tek vardiya düzeninde yıllık 300 adet CubeBOX üretimi planlıyoruz. Fabrikamızda üretim sistemi yalın üretim teknikleri kullanarak değer akış çalışmalarına göre, Endüstri 4.0 başlığında karanlık fabrika konseptine uygun olacak şekilde tasarlanıp uygulanıyor. Standart işleri endüstriyel robotlarla, iç lojistiğindeki malzeme akışlarıysa otonom mobil robotlar (AVR) vasıtasıyla gerçekleştiriyoruz.
KARANLIK FABRİKA
Fabrikamızda halihazırda 3'ü beyaz yakalı 13'ü de mavi yakalı olmak üzere toplam 16 çalışanımız bulunuyor Fakat bu noktada önemli olan "karanlık fabrika" diye nitelendirilen konsepte uygun olan fabrikamızda üretimin buyuk çoğunluğunu robotlar sayesinde gerçekleştirmemiz. Türkiye'nin CNC ihtiyacı yılda 5 bin makine. Bizim üretimimizin hedefi yüzde 80 ihracat olacak. Bir makinenin ortalama fiyatı 80-90 bin Euro. Fiyat aralığı 40 bin Euro'dan 4 milyon Euro'ya kadar çıkıyor. Yüksek teknoloji ürünlerle katma değeri yüksek ürünler üretmeye devam ederek 2030 yılında 100 milyon Euro ciroya ulaşacağız.
YAPAY ZEKA KULLANIMI KRİTİK
DÖNÜŞÜM
Pandemiyle birlikte otomasyona yapılan yatırımların tercihten ziyade zorunluluk halini aldığı bilgisayar kontrollü makinelerle makine yapan makineler alanı, geçirdiği bu hızlı dönüşümü şu anda da yapay zekayı ilk kullanan sanayi alanı olarak sürdürüyor. Mevcut durumda kurumsal şirketler, ölçek ekonomisine uygun üretim yapmak zorunda olduklarından bu gibi yatırımlara ciddi bütçe ayırıyor. Başta otomotiv, savunma ve havacılık, beyaz eşya, kalıp ve makine sanayisine parça üreten yan sanayi şirketlerinin yüzde 90'ı KOBİ düzeyinde. Bu hem ülkemiz hem dünya sanayisinde geçerli. Bu noktada şirketler ve endüstrilerin vakit kaybetmeden yeniliklere adapte olarak yapay zeka kullanımını yaygınlaştırmasını önümüzdeki birkaç yıl içinde daha somut verilerle görme şansı yakalayacağız. Bunun yanında mevcut şartlar göz önüne alındığında talaşlı imalat sektörü, Endüstri 4.0'a en hazır sektör konumunda. Şu an yapay zeka konusu imalat sanayisi için global rekabeti yakalamak adına en önemli çıkış yolu.
"ESNEKLİK ŞART"
40 yılı aşkın süredir faaliyetlerine devam eden bir marka olarak çağımızın meselesinin üretebilmekten ziyade, değer yaratarak ve kazandırarak üretmek ve bunu yaparken de dünyamızı korumak olduğunun farkındayız. Günümüz dünyasında karşımıza sadece teknoloji tedarik etmeye çalışan değil, teknolojiyi etkili sistem ve uygulamalarla desteklemeye de ihtiyacı olan bir kullanıcı profili çıkıyor. Üstelik bu profil gün geçtikçe daha da yetkinleşiyor. Bunun tam tersi olarak değişimin her zamankinden hızlı gerçekleştiği bilgi ve teknoloji çağının yarattığı akımlara kulak vermeyip sabit kalan markalar da dönüşümün girdabı içinde yok olmaya mahkum oluyor. Bilhassa teknolojik şirketler olarak varlığımızı koruyup gelişimimizi sürdürmek için esnek ve yenilikçi olmamız bir tercihten ziyade zorunluluk halini almış durumda.
TRENDLER
21. yüzyıl özellikle biz sanayicileri "hayır" diyemeyeceğimiz iki kavram olan "Endüstri 4.0" ve "Dijital Dönüşüm" ile tanıştırdı. Küresel rekabette markalar bu iki kavramı gerçeğe dönüştürmek için de birbiriyle yarış halinde. Sonuç olarak da "Artık herkes mükemmel üretmek zorunda!" Biz Tezmaksan olarak üretimde mükemmeliyetçiliğin bir parçası olmak ve çözüm ortaklarımızı rekabette güçlü kılmaya adayız. Bunun için de Ar-Ge'ye her dönem yatırım yapıp ileri teknolojilitakım tezgahlarının haricinde robotik sistemler, yazılımlar ve uygulamalar geliştiriyoruz. Müşterilerimize sunduğumuz hiçbir yenilik tesadüf değil ve projelerimizin arkasında sürekli bir arayış durumu mevcut. Buda talaşlı imalat için en mükemmel sistemi kurgulama ve yaratma arayışı... Teknolojik gelişmeye, dijitalleşmeye ve üretime olan arzumuz tek bir coğrafyaya sıkışıp kalamayacak kadar fazla.
POTANSİYEL
Türkiye, sektöründe potansiyelini hala koruyor. Türkiye özellikle Avrupa ve Amerika için cazip bir pazar. Ayrıca Çin'den gelen yatırımlar da bulunuyor. Bu sayede büyümenin ileri ki yıllarda daha hızlı olacağını düşünüyoruz. Diğer yandan içinde bulunduğumuz enflasyon sorununu çözebilirsek büyüme hızında büyük bir ivme olacağına inanıyoruz.
Dijitalleşme kadar şirket gündemimizin önemli bir konusu da sürdürülebilirlik. Çünkü sanayideki şirketlere ciddi sorumluluklar yükleyen Paris iklim Anlaşması, iş yapış süreçlerimizi yeniden kurgulamamıza sebep olduğu gibi geleceğe yönelik uzun vadeli planlarımıza da doğrudan etki ediyor. Tezmaksan olarak geliştirdiğimiz CNC Makine Analiz Platformu Kapasitematik, imalatçıların gerçek zamanlı verilerle imalat sahalarının performansı takip etmelerini ve makinelerinin ömrünü uzatmayı sağlıyor. Planlı-plansız tüm duruşların takibini sağlayarak duruşların minimize edilmesine yönelik aksiyonları kolaylaştıran Kapasitematik, bu sayede makinelerin daha uzun süre kullanımda kalmasını sağlıyor.
Bunun yanında CubeBOX, makine beslemesinde operatör ihtiyacını minimum düzeye indirirken duruş olmadan çalışabilir bir sistem sunuyor. Böylelikle gece vardiyalarında yüzde 50'ye varan verim artışı alınıyor. Parkurda.com ve Parkurda Pazaryeri dijital platformlarımızdaysa işlemler çevrim içi yapıldığından her bir şirketin ayrı ayrı çalışarak pazarlama ve satış operasyonlarında yarattıkları karbon ayak izi minimize ediliyor. Bunun yanında Sivas'ta hizmete başlayan yeni nesil fabrikamızı da sürdürülebilirliğe hizmet edecek şekilde planladık. Ekosistem ve türlerin korunması adına çevresel riskleri azaltmaya yönelik adımlar atarken fabrikamızın inşasında üst seviyede yenilenebilir enerji kaynakları kullandık. Kullanımı en üst düzeyde olacak şekilde kurguladık. Bunun sonucunda fabrikamız, global sürdürülebilirlik yol haritası çerçevesinde belirlenen karbon emisyon hedefleri doğrultusunda güneş enerjisi panelleri ve sürdürülebilir bir mimariye sahip. Avrupa Yeşil Mutabakatı'na ve çevresel sürdürülebilirlik prensiplerine uyumlu olacak şekilde LEED Gold Sertifikası'na göre projelendirilen fabrikamızın yüksek performanslı bina kabuğu, düşük iletkenliğe sahip opak yüzeyler ve yüksek verimli cam sistemleriyle kaplı. Tesis ve sistem düzeyinde önlemlerimiz arasında da yüksek verimli yoğuşmalı kazanlar, sıcak hava apareyleri, ısı geri kazanımlı havalandırma üniteleri, değişken hızda çalışan ve yüksek verimli fan ve pompa motorlar yer alıyor. LED aydınlatma armatürleri kullanarak düşük aydınlatma gücü yoğunluğuna ulaşırken yüksek verimli ısı geri kazanımlı (IGK) havalandırma üniteleriyle de bunu güçlendiriyoruz. Bunun yanında sistem verimliliklerini ve enerji tasarrufunu en üst düzeye çıkarmak için ayarlanmış, enerji verimliliği odaklı Bina Yönetim Sistemi (BMS) senaryolarımız bulunurken çatıdaki güneş enerjisi sistemiyle binamızın yıllık elektrik ihtiyacının bir bölümünü karşılamayı planlıyoruz.